BIST 9.640
DOLAR 34,66
EURO 36,68
ALTIN 2.940,88
ÖĞRETMEN

Eğitim sendikaları 45 günlük izin için ne dedi?

Eğitim sendikaları, lise son sınıf öğrencilerinin 45 günü aşmamak kaydıyla izinli sayılabilmesini içeren genelgeyi öğrenciler açısından olumlu buldu.

Eğitim sendikaları, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın onayladığı ve lise son sınıf öğrencilerinin velilerinin okula yazılı olarak başvurması halinde 45 günü aşmamak kaydıyla izinli sayılabilmesini içeren genelgeyi öğrenciler açısından olumlu buldu.

Eğitim-Bir-Sen İzmir Şube Başkanı Abdürrahim Şenocak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın lise son sınıf öğrencilerinin özürlü devamsızlıklarına ilişkin genelgeyle realist davrandığını söyledi. Şenocak, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın onayladığı genelgeye göre, lise son sınıf öğrencilerin velisinin okul müdürlüğüne yazılı olarak başvurması halinde 45 günü aşmamak kaydıyla izinli sayılabileceğini belirterek, sınav sistemine müdahale edilmediği için her sene benzer şeyler yapıldığını belirtti. Bakanlığın temel politikasının okul merkezli olması gerektiğini söyleyen Şenocak, "Realiteye uygun. Bakanlık aldığı kararla realist davrandı. Fiili durumu doğru analiz ediyor. Öğrenciler rapor alma düşüncesinden kurtuluyor. Veli de öğrenci de bu kararla rahatladı. Yöneticiler, dershane merkezli düzende bu tip uygulamalara mecbur kalıyor, yani süreç bakanlığı yönetiyor" dedi.

Öğrencileri zor durumdan kurtaracak

Türk Eğitim-Sen İzmir 3 No'lu Şube Başkanı Adnan Sarısayın da söz konusu genelgenin öğrenci ve velileri düştükleri zor durumdan kurtaracağını söyledi. Sınav yaklaştıkça lise son sınıflarda derse giren öğrenci sayısının azaldığını anlatan Sarısayın, bazı öğrencilerin rapor alarak okula gelmediğini, rapor alamayan öğrencilerin ise doğru olmayan çeşitli yollara başvurduğunu dile getirdi. Sarısayın, velilerin doğru olmayan beyanlarla rapor almak zorunda kaldığını hatırlatarak, "Daha önce veliler suça teşvik ediliyordu, öğrencisi hasta olmadığı halde rapor alma yoluna gidiyordu" diye konuştu.
Eğitim-Sen 1 No'lu Şube Başkanı Abdullah Tunalı da Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu genelgeyle eğitim sisteminin sınava endeksli olduğunu itiraf ettiğini savundu. Öğrencilerin yana yakıla rapor peşinde koştuğunu belirten Tunalı, "Bu yaşta sınava hazırlık pahasına yalana yöneliyorlardı. Sınava dayalı eğitim sistemi doğru değil, bundan vazgeçilmeli. Sınavlar oldukça okullar da işlevi olmayan kurumlar haline getiriliyor. Sınava endeksli sistemden vazgeçildiğinde böyle izinlere gerek kalmaz öğrenciler sahte raporlar peşinden koşmaz" dedi.

İdari anlamda doğru bir karar

Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Başkanı Recep Özer, lise son sınıf öğrencilerinin, velilerinin okula yazılı başvurması halinde 45 günü aşmamak kaydıyla izinli sayılabilmesini içeren genelgeyle ilgili, "Öğrencinin rapor alma durumuyla yüz yüze bırakılmaması açısından idari anlamda doğru bir karar" dedi.
 Özer, üniversite adaylarının büyük bölümünün sınava hazırlanmak adına, rapor alarak yıl sonunda okula devam etmediğini söyledi.
Disiplinden kopmamaları için öğrencilerin okula devam ederken sınava hazırlanmalarının yararlı olacağını söyleyen Özer, "Öğrencinin rapor alma durumuyla yüz yüze bırakılmaması açısından idari anlamda doğru bir karar. Ancak öğrencinin psikolojik ve pedagojik olarak sınava hazırlanması, derse adapte olması yönünden çok faydalı olduğunu düşünmüyorum. Çocuklar okul ortamından uzaklaştıkları için motivasyondan kopabiliyor, disiplinden uzaklaştıkları için vakitlerini boşa geçirebiliyor" diye konuştu.

Kaygısını kontrol eden öğrenciler için büyük bir fırsat

Psikolojik Danışmanlar Derneği Genel Sekreteri Fuat Aydoğdu da kararın bireysel farklılıklara göre değişken bir etkisi olacağını anlatarak, şöyle devam etti:
"Kaygı düzeyi yüksek öğrencinin ebeveyninde, 'okuldan izinlisin o halde daha sıkı çalışıp daha iyi puanlar almalısın' yönünde bir beklenti söz konusu olabilir. Bu tarz beklenti öğrencide olumsuz düşünceler ile 'sınavdan yüksek puan almalıyım, okula da gitmiyorum yeterince zamanım var o halde puanım mutlaka yüksek olmalı, başaramazsam hiçbir gerekçe sunamayacağım' gibi ifadeleri besleyebilir. Bu ifadeler kaygı düzeyinin artmasına sebep olacak ve öğrenciyi olumsuz yönde etkileyecektir.

Ancak kaygı düzeyi orta seviyelerde olan bir öğrenci için bu durum olumlu bir seyir gösterebilir. Öğrenci bu durumu bir fırsat olarak görecek verimli ders çalışma teknikleri ile zamanını etkin kullanarak sınav hazırlıklarını tamamlama yoluna gidecektir"

Sınavın tarihinin ileri alınması daha doğru

Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı ve Kadir Has Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aslı Çarkoğlu ise "Öğrenciler aslında okula gitmekten değil sınavdan dertli. Lise eğitimi önemli. Bu nedenle izin yerine sınav tarihinin ileriye alınması daha doğru olacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Yorumlar
ÇOK OKUNANLAR