BIST 9.640
DOLAR 34,60
EURO 36,59
ALTIN 2.934,97
İŞÇİ

Ek ödemeler için dilekçe kampanyası

Ek Ödeme için dilekçe kampanyası başlatacağını duyuran Türk-eğitim-sen memurlara katılım çağrısı yaptı.

İstanbul 7 ve 8 No’lu Şube Başkanlıklarının ortaklaşa düzenlediği işyeri temsilcileri istişare toplantısı 15 Şubat 2013 Cuma günü Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi salonunda yapıldı.

İstişare Toplantısına Genel Başkan İsmail KONCUK, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Talip GEYLAN, Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Cengiz KOCAKAPLAN ile İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Ali İhsan HASANPAŞAOĞLU da iştirak ettiler.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı okunmasından sonra Şube Başkanları Mustafa KAVLUve Remzi ÖZMEN birer konuşma yaptılar.

Daha sonra kürsüye gelerek katılımcılara hitap eden Genel Başkan İsmail Koncuk, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Hikmet Çolak Hakkında Görevi İhmalden Dolayı Suç Duyurusunda Bulunacağız

Çalışma hayatını ve özellikle iş güvencesini tehdit eden gelişmeler hususunda bilgilendirmelerde bulunan Koncuk, MEB’in eğitim çalışanlarını mağdur eden uygulamaları hususunda da eleştirilerde bulundu. Özellikle Ömer Dinçer döneminde sergilenen, eğitim çalışanlarını yok sayan arazlı anlayışa bir daha şahit olmak istemediklerini belirten Genel Başkan, yeni Bakan Nabi Avcı’dan umutlu olmak istediklerini söyledi. Adil yönetim anlayışının Bakanlıktan başlayarak eğitimin her kademesinde hakim tavır olmasının gerektiğini ifade eden Genel Başkan, artık MEB’de keyfiyetin sonlandırılmasını istedi. İllerin birbirinden farklı uygulamalar ortaya koyduğunu ifade eden Genel Başkan, “Eğitim hayatımız adeta derebeyliklerle yönetiliyor. Örneğin, okul müdürü atamalarında, bir il duyuruya çıkarken, bir başkası oralı olmuyor. Ardından güya Bakanlıktan gelen telefon talimatlarıyla duyurular geri çekiliyor. Böyle bir keyfiyet ve lakaytlık kabul edilemez. Yönetmelik, sınava dayalı yönetici atamalarının Şubat ayı içerisinde duyurulmasını ve gerçekleştirilmesini hükmetmektedir. Burada keyfiyet sözkonusu olamaz. Makamı ne olursa olsun herkes yönetmelik hükmüne uymak zorundadır. Ay sonuna kadar bekleyeceğiz. Eğer gereken yapılmaz ise MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet Çolak hakkında görevi ihmalden dolayı suç duyurusunda bulunacağız”. Dedi.

Yaşanan sorunların giderilmesi ve kamu çalışanlarını daha müreffeh bir yaşam ve daha huzurlu bir çalışma standartına kavuşmaları için tek yolun sendikal mücadele olduğunu vurgulayan Genel Başkan İsmail Koncuk, “Bu anlamda çalışanlar sendikal mücadeleye destek olmalıdır. Gücümüz ne kadar olursa kazanımların derecesi de o kadar olacaktır. Tabii ki, bu noktada kamu çalışanları, ülkemizde adam gibi ilkeli sendikacılığın büyütülmesine ve sendikamsı görünen takiyyeci yapıların da kök salmamasına dikkat etmelidirler. Aksi takdirde ilerleyen zamanda bugünlerimizi dahi arar hale geleceğimiz görülmelidir.” Dedi.

Emeklilikte Sefalet Ücretine Mahkum Olmak İstemiyoruz

Koncuk, kamu çalışanlarının emeklilik standartlarının çok düşük olduğunu ve Türkiye Kamu-Sen olarak önümüzdeki günlerde bir dilekçe kampanyası başlatacaklarını belirterek şunları söyledi:

“Memurlarımız emeklilik hayatlarında çok düşük maaşlarla yaşamaya mahkum edilmektedir. Bugün bu ülkede, 20 yıl çalıştıktan sonra aylık 1.297 TL emekli maaşı ile geçinmeye çalışan emekli öğretmenlerimiz vardır. Bu ayıp, bu ülkeye yeter de artar! Bundan dolayı, ek ders ücretleri de dahil olmak üzere bütün ek ödemelerin emekliliğe dahil edilmesi talebiyle bir dilekçe kampanyası başlatacağız. Bu kampanyaya istisnasız bütün kamu çalışanlarının iştirak etmesi, destek olması şarttır. Bu, hepimizin meselesidir. Bakın, bugün 35 yıl çalışmış bir memur 55.000 TL emekli ikramiyesi ve aylık 1.700 TL civarında emekli maaşı almaktadır. Fakat aynı şekilde, 35 yıl çalışmış kamu işçisi ise 104.000 TL emekli ikramiyesi ve aylık 2.700 TL civarında emekli maaşı almaktadır. Aradaki farkı görüyor musunuz? Kesinlikle işçi kardeşlerimizin aldığı ücrete yüksek demiyoruz. Maksadımız, memurlarımızı neye muhtaç bıraktığımızdır. Yıllarca devlete hizmet eden memurlarını emekliliğinde sefalet ücretlerine mahkum edilen bir ülkenin iyi yönetildiği iddiası koskoca bir yalan ve utanç durumudur. Ayrıca Hükümet temsilcilerinin, sosyal güvenliğe harcanan paranın ekonomide kara delik oluşturduğu iddiası da doğru değildir. Bakın gelişmiş ülkelerde,  milli gelirden sosyal güvenliğe ayrılan pay %7-10 arasında iken, ülkemizde bu oran %2,5 civarındadır. Yani kara deliklerin nedeni sosyal güvenlik harcamaları değil, ekonomi yönetimindeki beceriksizliklerdir. Bu durumun sorumlusu da memur olmadığı halde faturası hep çalışanlara çıkarılmaktadır”.

GENEL BAŞKAN MİMAR SİNAN ÜNİVERSİTESİ’Nİ ZİYARET ETTİ

Ayrıca Genel Başkan İsmail Koncuk, 15 Şubat 2013 Cuma günü Mimar Sinan Üniversitesi’ne de bir ziyaret gerçekleştirdi. Önce üniversitede İşyeri Temsilcileriyle biraraya gelen Genel Başkan, yapılan toplantıda temsilcilere sendikal gelişmeler hakkında aydınlatıcı bilgiler verdi. Özellikle YÖK yasa tasarısına dair değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan, tasarının mevcut haliyle kabul edilemez olduğunu belirterek, üniversitelerimizin ihtiyaçları yönünde yeniden elden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Toplantıda, üniversitedeki sendikalaşma oranının artırılması gerektiği hususunda da çalışanlardan beklentileri olduğunu ifade eden Genel Başkan, üniversite çalışanlarından, sendikal mücadelede de kamu çalışanlarına örnek olmalarını beklediklerini belirtti.

Genel Başkan İsmail Koncuk, Rektör Prof. Dr. Yalçın Karayağız’ı da makamında ziyaret ederek görüşmelerde bulundu.

Yorumlar
ÇOK OKUNANLAR