Ermenek faciasında şoke eden iddialar!
Ermenek'te 18 madencinin yaşamını yitirdiği davanın duruşmasında söz alan bazı işçiler, bazı bölümlerin müfettişlerden gizlendiğini savundu.
Ermenek Ağır Ceza Mahkemesi'nde üçüncü duruşmanın bugünkü oturumunda tanıkların dinlenmesine devam edildi.
Faciada hayatını kaybeden madencilerin yakınları da adliyeye geldi.
Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı adliye binası önünde, müşteki yakınları ve tanıklar polis tarafından arandıktan sonra içeri alındı.
MÜFETTİŞLERDEN GİZLENDİ İDDİASI
Duruşmada ifade veren maden çalışanı İbrahim Öner, müfettişler gelmeden önce madende bazı bölümlerin barajlama yapılarak kapatıldığını söyledi.
Bu şekilde, çalışılan yerlerin gizlendiğini savunan Öner, denetleme sonrası söz konusu yerlerin yeniden açıldığını anlattı.
Bunun üzerine söz alan maden mühendisi Cemile Karaca ise iddiaları yalanladı.
Usta olarak çalışan Mehmet Öndür de çalışılan yerde özellikle son gün aşırı derecede gevşeme olduğu, kömürün zorlama yapmadan kendiliğinden geldiğini söyledi.
"DEVAM ET OĞLUM, OH OH KÖMÜR DE ÇOK"
Mühendis Yavuz Özsoy'un kazadan 15 gün önce kendilerine ufak bir suya rastlanabileceğini ve böyle bir durumla karşılaşıldığında kaçılmasını, hemen oranın terk edilmesini söylediğini aktaran Öndür, şunları kaydetti:
"Korkarak çalışıyordum. Kömürde aşırı derecede gevşeme olduğu için bir yerin delineceğini düşünüyor, bir an üzerime dağ gelecekmiş gibi hissediyordum. Olaydan önceki vardiyada durumu söylediğim şefimiz, 'Devam et oğlum, oh oh kömür de çok' dedi. Çalıştığım yerin arkası boşluğa çıkacak gibiydi. Müfettişler gelmeden önce tehlikeli yerler kapatılıyor, müfettişler gidince de devam ediliyordu. İşçileri az gösterip, maden sahasını barajlarla kapatarak, çalışılan alanı küçük gösteriyorlardı."
"DOĞRU SÖYLEDİN, TEŞEKKÜR EDERİM"
Sanık avukatlarının teknik konularda sorular yöneltmesi üzerine Öndür, "O kadar bilsem mühendis olurdum" cevabını verdi. Konuşması bittikten sonra Öndür'e, eşini kaybeden Fadime Haznedar, "Doğru söylediğin için teşekkür ederim abi" dedi.
Madenin tahkimat ustası Mehmet Civelek ise şeflerinin suyun patlayacağını bildiğini ancak mesafe olduğu düşünüldüğü için çalışılmaya devam edildiğini iddia etti.
Öte yandan, taraf avukatları arasında, tanıklara yöneltilen bazı soruların "davayla ilgisi olmadığı" gerekçesiyle kısa süreli gerginlik yaşandı.
"BABASINI SAVUNACAK"
Yaşamını yitiren işçilerden Ali Haznedar'ın eşi Fadime Haznedar, kocasının doğumunu göremediği 5 aylık kızı Sare ve diğer kızı Hanife (10) ile geldi.
Fadime Haznedar, gazetecilere yaptığı açıklamada, eşi öldüğünde 5 aylık hamile olduğunu, şu anda 5 aylık olan kızı Sare'yi her duruşmaya getirdiğini söyledi.
Gücü yettiğince yetimlerini okutacağını ve çocuklarının babalarının hakkını arayacağını ifade eden Haznedar, "Sare babasını savunacak. Küçüklüğünden avukat yaptım onu. Büyütüp, okutup, savcı yapacağım onu. Diğer çocuklarım da okuyup savcı olacak. Babalarının haklarını savunacaklar. Babalarını haksız yere yediler. Benim kızım haksızlığa göz yummayacak" dedi.