Lise gençliği üzerinde oynanan oyunlar!
İnsanların iradeleri kendi geleceklerine yön vermektedir. İrade insanın karakter ve öncelik beyanı olarak kabul edilmelidir. Ülkelerin iradeleri de o ülkenin gelecek planlaması anlamında önem arz etmektedir.
İnsanların iradeleri kendi geleceklerine yön vermektedir. İrade insanın karakter ve öncelik beyanı olarak kabul edilmelidir. Ülkelerin iradeleri de o ülkenin gelecek planlaması anlamında önem arz etmektedir. Son yıllarda özellikle Batılı devletlerin Doğu toplumlarına empoze etmeye çalıştığı demokrasi kavramı özü itibarıyla insanların hoşuna gitmiştir ve bir kurtuluş aracı olarak görülmüştür. Neticede insanlar bireysel tercihleriyle devlet idaresinde söz sahibi olmaktadırlar.
Son yıllarda bu albenisi fazla olan kelime sadece Batı toplumları için hak, diğer toplumlar için Batı dünya düzenine başkaldırı olarak algılanmaya başlanmıştır. Ne zaman Ülkeler demokrasinin imkanlarından faydalanma yolunu tercih ettiler, terör ve aşırılıklardan uzak durma yolunu seçtiler o zaman demokrasiyi kurtuluş reçetesi olarak gösteren güçler devreye girdi ve bu kadar ileri gidemezsiniz dercesine müdahale ettiler.
Mısır'da yaşanan darbe olayı bu ikiyüzlülüğe en iyi örnek teşkil etmektedir. Eline silah almayan mücadelesini siyasi yollardan yapan insanlar, Batı destekli darbe ile indirildi ve hareketin liderleri zindanlara atıldı. Türkiye' de aynı oyun defalarca oynanmaya çalışıldı. 1980'li yıllara kadar bizzat askeri müdahalelerle insanların iradelerine hayat hakkı verilmedi. Siyasiler ve ülke geleceği için önemli projeler hazırlayan insanlar, hapishanelere atıldılar ve türlü işkencelere maruz bırakıldılar.
Cumhuriyet yürüyüşleri sivil görünümlü askeri müdahale kalkışması olarak halkın seçtiği insanlara ayar verme yöntemi olarak kullanılmak istendi. Tüm imkânlarını seferber eden demokrat kılıklı darbe heveslileri, bu emellerini gerçekleştiremediler. Olmadı meşhur ağaç sevicileri ortaya çıkardı aynı çevreler. Ülkenin enerjisini aylarca Gezi olaylarıyla heba ettiler. İnsanları galeyana getirdiler.
GEZİ OLAYLARI HALKIN İRADESİNE SET ÇEKMEK
Gezi olayları halkın iradesine set çekmenin adı olarak nitelendirildi. Bir avuç duyarlı insanın tepkisi gibi başlayan Gezi olayları muhalif tüm kesimlerin birlikte olduğu ve halkın seçtiği insanları yönetimi bırakmaları talebine dönüştürüldü. Had bildirme ve ülkenin geleceği açısından hayati öneme haiz yatırımların durdurulması talebine evrildi ağaç hassasiyeti. Polis araçları yakıldı, kamu binaları tahrip edildi. Gençler, sonu nereye varacağı belli olmayan bir tehlikeli maceranın içerisine itildi.
17-25 ARALIK DARBE GİRİŞİMİ
Bu kalkışmayla da sonuç alamayan demokrasi seviciler, 17-25 Aralık darbe girişimiyle halkın ve halkın seçtiği insanların hadleri bildirilmeye çalıştılar. İnsanlar hakkında akla ziyan söylentilerle, bilgi kirlilikleriyle, iftiralarla kampanyalar başlatıldı. Devlet içerisinde çoklu güç odaklarının ülkeye zarar vereceği gerçeği unutulmamalıdır. Gelinen noktada devlete kafa tutan ve seçime girmeden devleti yönetmeye çalışan insanlar paramparça olduklarına ve ülke sevdalılarının ülkeyi en önce terk ettiklerine şahit olundu.
LİSE ÖĞRENCİLERİNİ SOKAKLARA DÖKMEYE BAŞLADI
Henüz bu olayın sancıları yaşanırken yine bazı güçler lise öğrencilerini sokaklara dökme çalışmaları başlattı. Özellikle yabancı menşeli liselerde öğrenciler okul idarelerinden başlayarak siyasi otoritenin kararlarını sorgulamaya ve itibarsızlaştırmaya başlamışlardır. Tüm liselerde kitlesel eylemler planlayan güçler, geleceğimiz olan gençlerimizi politize hatta terörize etmenin yollarını aramışlardır. Çok uyanık olunmalıdır.
GENÇLER ELEŞTİREBİLMELİ, SORGULAMALI!
Gençler, enerjilerini hem kendi geleceklerinin hem de ülkenin geleceğinin inşası için harcamalıdır. Anne babalar, idareciler, basın kuruluşları ve ilgili tüm taraflar gençlerin kendi mecralarında fikir, düşünce, bilim üretmeleri için gerekli önlemleri almalıdır. Sokaklar tehlikelidir, sokaklar kaos üretir, sokaklar müdahaleye ve provokasyona açık alanlardır.
Gençlerimiz eleştirmelidir, sorgulamalıdır, aykırı davranabilmelidir. Fakat bu davranışlar iç dinamiklerle olmalıdır. Dış müdahalelerle ortaya çıkan muhalif hareketler bilinmelidir ki Türkiye'ye değil, dış güçlere hizmet etmektedir. Yıllarca binlerce gencimiz kara toprağın bağrına zamansız ve sebepsiz düştü. Aynı delikten iki defa sokulmamak için dikkat ve sağduyu ön plana çıkmalıdır.
Bu yazının tüm hakları Memurhaber.com'a aittir. "www." biçiminde aktif bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır.