BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,33
ALTIN 2.919,19
ÖĞRETMEN

Nabi Avcı okul birinciliği alınan öğrenci için konuştu

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Gezi Parkı olaylarına değindiği için disiplin kuruluna sevk edilerek okul birinciliği elinden alınan Işıtan Önder'le ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

MEMURLAR -Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı gazetecilerin, İzmit’te Gazi Anadolu Lisesi’nin mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, Gezi Parkı olaylarına değindiği için disiplin kuruluna sevk edilerek okul birinciliği elinden alınan Işıtan Önder ile ilgili sorusuna, “Cezanın en hafif düzeyde olmasını kararlaştırmışlar” dedi. Avcı, Işıtan Önder’in röportajlarından gördüğü kadarıyla, konudan kötü etkilenmediğini, aksine ilerisi için motive olduğunu, ceza verenlerin de kendisini mükafatlandırmış gibi olduğunu sözlerine ekledi.

KARARA İTİRAZ ETMELERİ SAĞLANMALI
 

Burada idarecilerin yapması gereken önce öğrenciyle konuşmak. Neyin ne olduğunu anlamak, Sonra gerekli telkini, konuşmayı yapmak. Buraya kadar işin resmi görünüşü böyle. Bir öğrenci disiplin cezası aldığında davranış notu düşüyor. Bu notun düşmesi durumunda not ortalaması da düşüyor. Not ortalaması düşünce de dolayısıyla okul birincisi olma şansını kaybediyor. Dolayısıyla aile de çocuk da buna tepki gösteriyor anladığım kadarıyla. Fakat bu aşamadan sonra yapılması gereken şey, öğrencinin veya ailesinin ya da ona yardımcı olan kişilerin bu karara itiraz etmesini sağlamak. Yani öğrenci okul disiplin kurulunun verdiği karara itiraz edebilir, etmelidir. Ettiği zaman da İl Disiplin Kurulu’nda bu tekrar gözden geçirilir. Bir yanlışlık varsa düzeltilir.

ETKİLENMEMİŞ, MOTİVE OLMUŞ 

Fakat anladığım kadarıyla öğrenci ve aile bu yola gitmemiş. Yani itiraz etmemişler. Kendileri bu yol önerildiği halde, ‘Bir düzeltme imkanı olabilir, itirazınızı yapın tekrar görüşülsün’ dendiği halde, ‘Hayır biz yargıya gideceğiz’ demişler ve hemen konuyu medyayla paylaşmışlar. Anladığım kadarıyla medyada da bu konuda iyi bir hazırlık varmış. İş biraz medyatik bir şeye dönüşmüş. Şimdi benim televizyondaki röportajından gördüğüm kadarıyla çocuk korktuğumuz gibi bu olaydan ötürü çok fazla etkilenmemiş gibi görünüyor. Tam tersine daha da motive olduğunu, üniversite sınavlarına daha iyi hazırlanacağını, psikoloji bölümünü de birincilikle kazanıp birincilikle bitireceğini… Yani bu kararın olumsuz etkisinin korktuğumuz ölçüde olmadığını görüyorum oradan. Dolayısıyla burada ceza verenler bir anlamda mükafatlandırmışlar gibi. Hem onun motivasyonunu artırmışlar gibi hem de onun çok mutlu olduğu bir medyatik ilgiye mazhar olmasına yol açmış idarecilerimiz.

KEŞKE BÖYLE OLMASA 

Buraya kadar anlaşılabilir şeyler bunlar ama daha doğrusu, asıl bundan sonrası önemli. O yaştaki bir gencin o kadar medyatik bir kampanyanın merkezine oturtulması kendi psikolojisi açısında da çok olumlu olmaz. İşin normal seyrinde akması halinde okul idaresiyle konuşulması iyi olurdu. Hadi onu yapmamışlar, o zaman itiraz etmeleri iyi olurdu. Onu da yapmamışlar yargıya gitmişler bir de medyaya işi yansıtmayı tercih etmişler. Keşke böyle olmasa. Keşke başından itibaren daha pedagojik bir yaklaşımla kendisiyle de konuşulsa, aileyle de konuşulsa. Onlar da keşke böyle medyatik bir şeye dönüştürmek yerine normal yollardan bunun tashihini, düzeltilmesini sağlamayı tercih etselerdi bence daha iyi olurdu.

BUNLAR DÜZELMEYECEK ŞEYLER DEĞİL

 
Ama disiplin kuruluna müracaat etselerdi itiraz etselerdi karara orada da belki faklı bir karar çıkabilirdi. Ama bugünlerde bu tür şeyler medyada farklı yorumlara yol açtığı için o yolu tercih etmişler. Bana çok, her iki taraf açısında da baktığım zaman çok şık görünmüyor. Ama dediğim gibi televizyonda kendi konuşmalarını dinlediğimde bu cezadan, bu uygulamadan çok olumsuz etkilenmediğini görünce biraz müsterih oldum doğrusu. Düzelir, bunlar düzelmeyecek şeyler değil. Bu tür şeylere, öğretmenlerimizin de olumlu anlamda yol gösterici olmaları lazım. Onları desteklerken de psikolojilerine zarar verecek söylemlerden kaçınmaları gerekir. Öğretmenler ne demek istediğimi anlıyor.

Yorumlar
ÇOK OKUNANLAR