O yiğit bir adam!..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Trabzon Meydanı’nda şöyle sesleniyordu:

“Trabzon insanı hiçbir zaman devletine yanlış yapmadı. O nedenle İçişleri Bakanlığını içinizden biri olarak kardeşimiz Süleyman Soylu’ya teslim ettik. Soylu’nun terörle mücadeledeki başarısı takdire şayandır.”

Hem Trabzon, hem Trabzonlu…

Hem de Bakan için bundan daha onore edici bir tarif şekli olabilir mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trabzon Meydanı’ndaki görkemli ‘Evet’ mitinginde dile getirdiği ifadelerin her biri tarihe not düşecek “Altın kelimeler” olarak karşımızdadır…

“Trabzon insanı hiçbir zaman devletine yanlış yapmadı. O nedenle ülkenin güvenliğini Trabzonlu bir isme emanet ettik” şeklindeki bu altın sözlerin Trabzon Valiliği tarafından şehrin en güzel yerine tarihe not düşmek adına yazılması geleceğe örnek bir mesaj olacaktır...

Çünkü bir hakkın teslimi bu...

Türkiye ve memleketi Trabzon, ne kadar gurur duysa azdır bakanı ile..

Çünkü gidip bakın Türkiye'nin her bir köşesi onunla gurur duyuyor..

'Trabzon ülkenin çimentosudur'  algısını yeniden gündeme getirdiği için Soylu  adına hemşehrilerinin gurur duymaması mümkün mü?

Bir hakkın teslimidir Süleyman Soylu..

Şöyle bir bakın...

İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturduğu ilk günden bugüne resmen tarih yazıyor…

Evini barkını unutmuş dur durak demeden koşuyor…

8 ayda 8 yıl gibi bir çalışma temposu…

Milletle buluşma, kucaklaşma, dertleşme adına 8 ayda kaç km yol gittiği yönünde bir araştırma yapılsa, kırılması mümkün olmayan bir dünya rekoruna sahip siyasetçi gerçeği karşımıza çıkacaktır...

Bir ayda nerede ise ülkenin bütün illerini ziyaret etmek, terör nedeniyle siyasetçilerin gitmesinin zor olduğu Güneydoğu'yu kendine mekan tutmak, çarşıda pazarda gezmek, iller arasında hava köprüsü kurmak kolay bir şey değil...

Çünkü bu ülke ne içişleri bakanları gördü Ankara'dan ayrılamaz...

Soylu kefeni elinde tarih yazıyor...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 'Haydi Süleyman göreyim seni' diyerek İçişleri Bakanlığı’nı emanet ettiği Soylu'nun büyük iradesi ile ülkede terörün belinin kırıldığı artık tescillidir.

Mevsim gibi Güneydoğu'ya da bahar gelmiştir...

Umut çiçekleri açmıştır..

Asayiş noktasında devlet artık millete güven tesis etmeye başlamıştır..

Bu güzel ülkemin şehirlerinde bölücü hainler artık kurtarılmış bölgeler ilan edemez hale gelmiştir..

Terörden uyuşturucuya kadar yapanın yanına artık kar kalmıyor güzel ülkemizde..

Uyuşturucu baronlarının gözüne artık uyku girmiyor...

Milletin istediği gibi siyaset adına bölücülük yapanlar artık adalete teslim edilerek cezaevini boyluyor…

Şehitlerin kanı yerde kalmıyor, şehit aileleri artık huzurlu uyuyor.

Devlet baba her yerde artık..

Çünkü Karadeniz’in hırçın dalgaları gibi duruş gösteren, milletle ağlayıp milletle gülen, kendi güvenliğini, yarınlarını, ailesini hiç düşünmeden kefeni elinde ülkenin her karış  toprağında hainlerin başına kabus gibi inen bir 'MİLLİ' bakan  gerçeğini yaşıyor Türkiye’miz...

Millet İçişleri’nde özlediği bakanına  kavuştu..

Neden başarılı biliyor musunuz?

O da tıpkı Reisi Recep Tayyip Erdoğan gibi Üstat Necip Fazıl’ın “Ya Allah’a baş eğer hiç kimseye eğmezsin, ya da herkese baş eğer hiçbir şeye değmezsin” sözünü kendine rehber edinmiş..

Doğru bildiğini söylemekten asla çekinmiyor…

Ülkesinin her karış toprağına adım atıyor..

Ankara’da oturmuyor, kefeni elinde geziyor...

Diyarbakır’da, Mardin’de, Şırnak’ta, Yüksekova’da, Tunceli’de gezerek terör örgütlerine hem de uzun yıllardır mekan tuttukları, hendek kazdıkları, tünel açtıkları hain yuvalarında güvenlik güçleri ile resmen meydan okuyor…

Şöyle bir bakın…

Cumhuriyet tarihinde sadece silahlı terör örgütünün mensuplarına değil ‘Bizi alamazlar’ diyerek devlete meydan okuyan siyasi hainlere haddini bildirerek adalete teslim edip tutuklatan...

Resmen PKK’nın atadığı bölücü örgüte hizmet eden, kaynak aktaran belediye başkanlarını görevden alan…

Güneydoğu’da insanlara devletin şefkatli elini uzatan, kucaklaşan, bölgedeki güvenlik güçlerine moral veren yürekli bir bakan gerçeği bugüne kadar yaşanmış mıydı?

Hayır…

Devlete başkaldırmayı moda haline getirenlere artık anladıkları dilden cevap veren, kimsesizlerin kimsesi, hainlerin belalısı olan, soyadı gibi Soylu bir bakan gerçeğini yaşıyor Türkiye...

Gittiği her yerde büyük ilgi ve sevgi görürken milletin “İşte aradığımız İçişleri Bakanı bulundu” diyerek bağrına bastığı bir yiğit adam...

“Kıymetli Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın yol ve dava arkadaşı olmak benim için şereftir” diyerek, bu millete daha uzun yıllar hizmet edecek bir yürek sahibi bir adam o...

Şu bir gerçek ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a biri ancak bu kadar benzeyebilirdi. Adeta Reis’in yanında yetişmiş, siyaset yapma tarzını Reis'ten almış tam izinde bir adam.

Milletin hayır duası altında Recep Tayyip Erdoğan gibi Allah ona da ‘Yürü ya Süleyman’ diyor…

Yoksa böylesine kritik, böylesine zor bir dönemde terörle mücadelede kısa zamanda başarı elde edilebilir miydi?

Bakın…

Milletvekili adayı olarak Trabzon’a ayak bastığında soğuk imajının konuşulduğunu görünce “Beni tanıdıkça çok seveceksiniz” demişti…

Aynen öyle oldu…

Her geçen gün gönüllerde taht kuran, gittiği her yerde “Türkiye, Trabzon seninle gurur duyuyor” övgüsü ile karşılaşan bir bakan gerçeği Trabzon'unda karşısına çıktı…

İçişleri Bakanı olarak yoğun gündemi olmasına rağmen kendi ilini de asla ihmal etmedi. Kendi iline karşı verdiği sözleri, sorumluluklarını da yerine getirmek yatırımları takip etmek, halk ile buluşup sorunlarını dinlemek için hiç geri kalmadı..

Şöyle bakıyorum her hafta Trabzon’da olmuş.

Hatta bir hafta içinde bir değil iki kez değil üç kez hatta iki saatliğine gidip geldiği günler olmuş…

Buna can mı dayanır…

O dayanıyor..

Günde üç dört saat uyku ile her gün millete hizmet maratonun içinde bir adam Soylu…

Hakkını teslim etmek boynumuzun borcu..

16 Nisan’da yapılacak referandumda Trabzon’dan alınacak sonuç da onun için hiç kuşkusuz önemli…

Haklı olarak rekor bir oy bekliyor…

Bölücü hainlerin tüm Türkiye'de olduğu gibi gözlerini Bakan Soylu’nun memleketi Trabzon’dan nasıl bir sonuç alacağına çevirdiği bir ortamda, hemşehrilerinin kendisine sahip çıkmasını beklemesi, anasının ak sütü gibi helali olsa gerek…

Çünkü Türkiye Trabzonlu bir bakan ile Cumhuriyet tarihinde ilk kez ülkemizin asayiş ve terör noktasında yürekli bir şekilde rotasını çizen güçlü bir bakana sahip olma gerçeğini yaşıyor.

O nedenle  halkın Bakan Soylu’ya sahip çıkma iradesi güçlü bir şekilde yansıyacaktır..

Allah yardımcısı, yolu açık olsun yiğit adamın…