Polis Sendikası kapanmayacak!

NESRİN YILMAZ-MEMURHABER.COM "Sendika kurmak bizim hakkımız, bu hakkı elimizden almaya kimsenin gücü yetmeyecek" diyor Türkiye'nin en genç Sendika Başkanı İrfan Çelik.

Dikkat çekmeye çalıştıkları şey adaletsizlik. Sadece adalet istiyoruz, adaletsizlik bitirilsin, bizim tek derdimiz bu diyor Çelik. "Eylem için sokağa dökülmeyeceğiz, yürüyüş, gösteri yapmayacağız, sadece haklarımızı dile getireceğiz" diyor.

POL-SEN DEĞİL EMNİYET-SEN

İsminiz basında Pol-Sen olarak yer aldı ama daha sonra Emniyet-Sen oldu. Nedir bu değişikliğin sebebi?

"Biz başlangıçta sendikanın adını Pol-Sen diye duyurmuştuk, yani polis sendikası diye. Ama sonra sendika büyüklerimizle konuştuk, Emniyet-Sen isminin çok daha kapsayıcı bir isim olduğuna karar verdik. Emniyette çalışan bütün personeli müdüründen çaycısına kapsayan bir yapı olduğu için bu ismi daha uygun gördük. Türk polis tarihindeki ilk ve tek sendikayız.

KİMSEDEN İZİN ALMADIK, ALMAYIZ

İçişleri Bakanlığı Ana Muhalefet Partisinin soru önergesini yanıtladı ve polislerin sendika kurmayacağını bildiren bir cevap verdi. Ama siz 81 ilde şubelerinizi açtınız bile. Neler olacak bundan sonra?

"Sendikaların kuruluşu izne tabii değildir, bildirime bağlıdır. Sendika kurmak için kimsenin kimseden izin alma zorunluluğu yok. Sendikanın bağlı bulunduğu ilin valiliği nin izni ile kurulur, aksini ispat etmek isteyen kişiler İş Mahkemelerine başvurarak iptal kararı aldırabilir. Yaklaşık yarım saat önce Yüksek Seçim Kurulu bizimle ilgili kararını verdi, "Emniyet-Sen sendikadır, valilik karışamaz, Genel Kurul yapılabilir" diyerek bir yazı gönderdi.

İLK KEZ SİZE AÇIKLIYORUM; BİZ TUTUKLANMAYI BEKLİYORDUK

Sendika kurmaya karar verdiğinizden beri bir çok engelle karşılaştınız, hala da kurulmasına sıcak bakılmıyor, neler yaşadınız bu süreçte?

"Dünyanın hiçbir yerinde sendika kuranlara sıcak bakılmıyor. Biz bu sıkıntıları yaşayacağımızı biliyorduk. Hatta bunu ilk kez memurhaber.com'a açıklıyorum, biz sendikayı kuracağımızı açıkladığımız gece tutuklanmayı bekledik, arkadaşlarımıza, "birazdan gelir bizleri alırlar" dedim. Çok şükür böyle bir sorunla karşılaşmadık. Türkiye'de sendikacılık tarihine baktığımızda bunun örneklerini görüyoruz, daha önce sendika kurmaya ve bu faaliyeti yürütmeye çalışan kişilerin başına gelmeyen kalmamış, öldürülmüşler. Ama artık 2013 Türkiye'sindeyiz."

HUKUK BİZİ DESTEKLİYOR

Ama hala sendika kurmanıza izin vermiyorlar, pek de bir şey değişmemiş gibi?

"Bize zorluk çıkaran kesim bürokrasi. Hukuk sürekli bize destek çıkıyor. Hükumetin desteği yok. Bu çok normal, çünkü Türkiye'de her gelen hükumet polisleri istediği gibi kullanmıştır. Bundan 20 yıl önceki polisler Türkeş'in polisleri olarak biliniyordu, adları ülkücü polislere çıkmıştı, bundan 10 yıl önce 28 Şubatçı'ların polisleri deniyordu şimdi AKP ya da cemaatin polisleri deniyor. Biz bunun tamamen sona ermesini istedik, polis milletin polisi olsun istedik ve bu amaçla yola çıktık. Amacımız polisi kendi amirlerinin ve siyasilerin baskısı altından kurtarmak."

"İçişleri Bakanlığının yanıtladığı soru önergesini inceledik. Bir hata var, İdris Naim Şahin 24 Aralık'ta bakanlıktan alındı, yazı 5 Şubatta imzalanmış, o tarihte İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin değil, bu imzayı atan kişi kim? Neden şu anki İçişleri Bakanı imza atmadı çünkü o tarihte Bakan oydu. 4688 Sayılı memurlarla ilgili sendikalar kanunun adı geçen sene Memurlar Sendikası ve Toplu Sözleşme Kanunu olarak değişmiş, fakat bunu ne Ankara Valiliği, ne Emniyet Genel Müdürlüğü bile bunu bilmiyor."

SORUŞTURMALAR DEVAM EDİYOR

Sendikayı kurmaya karar verdiğinizde başınıza gelmeyen kalmadı neredeyse. görev yeriniz değişti, nöbet süreniz arttı, nasıl yaptırımlarla karşılaştınız?

"Biz sendika kurmaya bir anda karar vermedik. Bunu uzun süreden beri düşünüyorduk, biz 3 yıldır sendikayı kurmak için faaliyetlerimizi yürütüyorduk, sendikayı kurmak için 3 yıldır çok sistemli bir çalışmamız vardı, Emniyet Genel Müdürlüğü de bundan haberdardı. Biz sendikayı kurmaya karar verdiğimiz zaman, Emniyet Genel Müdürlüğü bize, "Sendikayı kurarsanız soruşturma açılabilir" diyerek Türkiye'deki bütün polis memurlarına genelge imzalattı. Ardından basın açıklamasıyla "Sendika kuranları ihraç edeceğiz" diye açıklama yaptı. Şu an soruşturmalar bitmedi ama arkadaşlarımızın tümünün ihracı olabilir, kanunsuz ve hukuksuz bir şekilde bu ihraç gerçekleştirilebilir. Bu dünyanın hiçbir yerinde görülmüş bir şey değil. Biz zaten sendikayı kuranlar olarak işten atılmayı göze almıştık fakat bu kadar hukuksuzluk beklemiyorduk. TCK 118'e göre sendikal faaliyetleri engellemeye çalışan kişiler hakkında 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası öngörlüyor. Fakat Emniyet Genel Müdürlüğü bunu görmemezlikten geliyor."

YÜRÜYÜŞ YAPMAYACAĞIZ

Siz sendikayı kurdunuz, yarın hak aramak için sokakta eylem yaparken yine polis size müdahale etmeyecek mi, bu durum yaşanırsa ortaya nasıl bir tablo çıkacak?

"Polisin sendika kurma hakkı vardır ama yürüyüş ve iş bırakma hakkı yoktur. Biz de zaten tüzüğümüzde bunu belirttik, yürüyüş, grev, iş bırakma eylemi yapmayacağız, yapacağımız tek şey basın açıklaması olur. Bu yüzden böyle bir olayla karşılaşmayız. Türkiye'deki bütün polisler sendikamıza destek veriyor. Biz sendikayı kurmadan önce bizzat giderek 29 bin polisle görüştük. Bunların yüzde 99'u bize onay verdi. Sadece 1 kişi sendika kurmanın akıllıca olmadığını söyledi. Onun gerekçesi de sendikal faaliyetin polisleri böleceği düşüncesiydi. Bu gereçke, hükumetin ve EGM'nin de zihninde var. Bugünkü devlet büyükleri unutmasınlar ki 80'li yılların mimarları onlardı, 80'li yıllarda birbirlerine taş atanlar birbirlerini öldürenler bugünlerin valileri yöneticileriydi."

"Bugün imamların 11 tane sendikası var. Sendika olunca bir imam kuzeye bir imam güneye doğru mu namaz kıldırıyor? Öğretmenlerin 13 sendikası var, öğretmenler farlı dersler mi işliyor, farklı sendikalardan diye birbirlerini mi dövüyorlar. Hükumetin anlamadığı bir şey var, İLO sözleşmelerinde 87'inci maddede diyor ki, "Sendika kurulabilir ama hükumet faaliyetleri sınırlandırabilir." Fakat sendika kurulmasına engel olamaz, sendika kurmak bir haktır."

POLİSLERİN SORUNLARI SAYMAKLA BİTMEZ

Sendikalaşmaya kadar gittiğinize göre büyük sorunlarınız olmalı, nedir bu sorunlar?

"Biz, en fazla ölen, en fazla işten atılan, en fazla cezaya tabii tutulan, en fazla intihar eden, en çok çalışan ve adaletsiz çalışan kurumuz. Kurum olarak adalete fazlasıyla ihtiyaç duyuyoruz. Hükumet, sağlık kurumuna, askeriyeye, eğitime el attı onlara çeki düzen verildi ama bizimle ilgilenen olmadı. Biz hala 1882 yılında çıkan kanunla yönetiliyoruz. Kanunun dili bile anlaşılır gibi değil. Osmanlı İmparatorluğundan kalma bir kanun. 1936'da çıkarılan Emniyet Teşkilatı Kanunu da sıkıntılı. 1978 yılında çıkan çıkan Emniyet Genel Tüzüğü ise tamamen darbecilerin ürünü. Geçen yıl 16 bin polis memuru bu tüzüğe göre cezalandırıldı. Ben bu 16 bin kişinin en az 14 bin tanesinin masum olduğuna inanıyorum."

Hükumetle bir araya gelebilecek misiniz?

"Herkesle masaya oturan devlet, kendi polisiyle masaya oturmuyor."

Herkes derken İmralı'yı mı kastediyorsunuz?

"Herkesi kastediyorum. Hükumet bizi yok sayıyor, Bizim iyi bir mevzuatımız olmadığı için sıkıntı yaşıyoruz. Devlet büyükleri bize danışmadan bizim hakkımızda karar veriyor. Amirler ve müdürler çalışmaları karşılığında atanmış olslar belki bizim de bu kadar üstümüzde etkileri olmazdı. Bir kanunumuz olmadığı için her gelen siyasetçi polisi istediği gibi yönlendiriyor. Bugün başka bir parti iktidara gelse, teşkilatı istediği gibi şekillendirebilir."

HERKES BİZİ DESTEKLİYOR

Muhalefet sizi destekliyor, ne düşünüyorsunuz?

"Muhalefet bizi destekliyor. Bütün Sivil toplum kuruluşları, bütün konfederasyonlar ve kamuoyu bizim arkamızda. Hükumetten bir çok milletvekili de bizi destekliyor. Açıkçası biz Başbakanımızla oturup konuşsaydık, sorunlarımızı anlatabilseydik Başbakanımız da bize hak verirdi. Çünkü biz, daha fazla maaş, daha az çalışma saati falan istemiyoruz, grev yapmak istemiyoruz, iş bırakmak istemiyor biz sadece adalet istiyoruz. Sivas'ta görev yapan kişi de Şark görevi yapmış oluyor Hakkari'deki polis memuru da. Torpili olan Sivas'ta, Malatya'da şark görevi yapıyor, olmayan ise Hakkari ve Şırnak'a ölmeye gidiyor. İkisi de aynı maaşı alıyor. Ankara'da da aynı şekilde. Günde 2 saat çalışan kişi de var, soğukta 12 saat nöbet tutan da, ve aynı maaşı alıyorlar. İstanbul'da 34 bin polis memur var, bu memurların 6 bini şoförlük yapıyor. Sadece amirlerinin değil, amirlerinin eşlerinin, çocuklarının. Resmen uşaklık yapıyorlar. Biz bu adaletsizliklerin sona ermesini istiyoruz."

VAZGEÇMEYECEĞİZ

Hükumet de, EGM'de sizin sendika kurmanıza sıcak bakmıyor, Peki bundan sonra ne olacak?

"Olacak tek şey şu. Bugün ülkemizde kim hakkını istediyse hakkını aldı, biz de alacağız. Vazgeçmeye hiç niyetimiz yok. 81 ilde temsilciliklerimiz var, 7000 üyemiz var Emniyet-Sen ülkenin demokratikleşmesine katkıda bulunacak bir sendikadır."