BIST 9.660
DOLAR 34,59
EURO 36,26
ALTIN 2.929,49
YAZARLAR

SGK anlaşmalı boşanmaları nasıl denetliyor?

SGK anlaşmalı boşanmaları denetliyor. Özellikle vefat eden babasının maaşını almak için

Bünyamin Esen
Bünyamin Esen[email protected]

Zonguldak’tan okurumuz Emine T. soruyor: “Bünyamin bey, gazetede haber gördüm SGK yetim maaşlarını kesmek için denetim yapıyormuş. Ben de babamdan maaş alıyorum, ama hiç resmi nikah yapmadım. On senedir imam nikahlıyız kocamla. Bana da ceza çıkar mı? Kocamla şimdi iş için Kazakistan’da çalışmaya gitti bir senedir yanımda yok. SGK “Eve erkek alıyor musunuz” diye soruyormuş, doğru mu? Bana ceza çıkar mı, maaşım kesilir mi?”

Sayın okurum, son söyleyeceğimizi ilk önce söyleyelim: Gönlünüz rahat olsun sizin yetim maaşınız kesilmez, zaten SGK da durduk yere kimsenin özel hayatını araştırmaz.

"MAAŞINIZ KESİLMEZ..."

Maaşınız kesilmez, zira SGK’nın yetim maaşını kesmesi için kişinin önceden bir kez evlenmiş olması, sonrada sırf maaş alabilmek için kâğıt üzerinde boşanmış gibi yaparak eski kocasıyla yaşamaya devam etmesi gerekiyor.

Siz ise zaten resmen hiç evlenmemişsiniz… Yani resmi nikâh yapmamışsınız. İmam nikâhlı olsanız, bir başka kişiyle birlikte yaşasanız dahi maaşınızın kesilmesi gerekmez…

Peki, son günlerde basında çıkan haberleri aslı astarı nedir? SGK gazetecilerin iddia ettikleri gibi gerçekten ahlak denetimi mi yapıyor, kimin evine kim giriyor onu mu araştırıyor? Anlaşmalı boşanma dediğimiz şey nedir, ne değildir?

Birçok okurumuzdan soru gelen bu konuyu ayrıntılı olarak açıklayalım, ak koyun kara koyun seçilsin, bilgi kirliliği içerisinde vatandaşın kafası karışmasın.


ANLAŞMALI BOŞANMA NEDİR?

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 56 ncı maddesi boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayan kişilerin hak sahibi sıfatı ile aldıkları emekli maaşlarının kesileceğini öngörüyor.

Biz buna sosyal güvenlikte “anlaşmalı boşanma” diyoruz.

Anlaşmalı boşanan kişiler hem haksız yere maaş alıyor, hem devleti dolandırıyor, hem de maaşı alacak olan yakın akrabalarının kul hakkına giriyor…

Burada önemli olan maaş alabilmek için boşanmış olma niyetinden ziyade, birlikte yaşama olgusunun gerçekleşmesi. Başka bir deyişle, kâğıt üzerinde boşanmış kişilerin fiilen birlikte yaşamaya devam etmesi.

Zira Kanun “fiilen birlikte yaşama”yı maaş kesilecek haller arasında kabul etmekte.

Birlikte yaşama olgusunun kişinin boşandığı eski eşiyle olması gerek. Evli olmadan biriyle yaşamak ya da eski nikâhlı eşinden başka biriyle imam nikahlı yaşamak ise maaş kesilmeyi gerektiren haller arasında değil.

 ŞİKAYET EDEN EN YAKIN AKRABALAR

Anlaşmalı olarak boşanan kişileri genelde SGK’ya üvey anne, kardeş gibi en yakınları şikâyet ediyor.

Şikâyet ediyorlar çünkü anlaşmalı boşanan kişiye maaş bağlanırken ölen babadan kalan maaşın diğer akrabalara verilen hissesi azalıyor.

Yani hak edenin maaşı azalıyor, hak etmeyen durdur yere fazladan maaş alıyor!

Bir uyanık diğerinin hakkını çalıyor yani…

Şikayetler ya SGK’ya verilen dilekçe ile yada ALO 170 yada BİMER hattına yapılan ihbarlar ile olmakta.

Bunun sonucunda SGK da konuyu denetime alıyor. Konuyu SGK’nın tam yetkili denetim elemanları olan SGK Denetmenleri/Müfettişleri incelemekte.

DENETİMNLERİ SGK DENETMENLERİ VE MÜFETTİŞLER YAPIYOR

Ev adreslerine giden, çevresel soruşturma yapan SGK Müfettişleri/Denetmenleri kişinin iddia edildiği gibi “eşinden boşandığı halde, boşandığı eşitle fiilen birlikte yaşanıp yaşanmadığının” tespitine çalışıyor.

Bunun için çevresel soruşturma yapılıyor, komşu ve akrabaların ifadeleri alınıyor, kişilerin ikamet adresleri inceleniyor. Gerektiğinde faturalara ve bankadaki ortak hesaplara bakılıyor.

Denetimlerde bakılan şey birlikte yaşamanın fiilen olup olmadığı… Yani kişilerin ayni haneyi paylaşıp paylaşmadıkları…

Denetim sonucu birlikte yaşadığı tespit edilenlerin ise maaşı kesiliyor. Daha önce haksız yere ödenen maaşlar da faiziyle geri alınıyor…

Bunun için ise dediğimiz üzere SGK boşanmış eski eşlerin ayni evde birlikte yaşayıp yaşamadıklarına bakıyor.
 
DEVLET ÖZEL HAYATI ARAŞTIRMAZ!

Peki, SGK bu denetimleri yaparken hakikaten özel hayatı mı soruşturmakta?

Yetim maaşının kesilmesini gerektiren “boşandığı eski eşiyle fiilen birlikte yaşama” ayni yatağı paylaşmak demek değil, ayni evi paylaşmak demek. Yani özel hayatın mahremine dair soru sorulmuyor!

Bu denetimler özel hayatı ilgilendiren hassas denetimler olduğu için SGK Denetmenleri/Müfettişleri çok hassas ve gizli soruşturma yapıyorlar. Soracakları sorudan, alacakları cevaplara kadar hassas davranıyor, kesinlikle inceleme konusu kişinin “kiminle yaşayıp yaşamadığı”, “özel hayatında biri olup olmadığı” gibi şeyleri sormuyorlar.

Araştırılan şey, Kanunun emrettiği üzere boşanılan eski eş ile ayni evin paylaşılıp paylaşılmadığı…

Bilip bilmeden ahkam kesen gazeteciler ajitasyon yapıyor, farkında olmadan tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan SGK bütçesini dolandıranları savunuyor.

BİRLİKTE YAŞAMA NASIL TESPİT EDİLİR?

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13.03.2013 tarih, 2012/101154 Esas ve 2013/360 Karar sayılı kararında fiilen birlikte yaşam olgusunun kanıtlanması yönünden delillerin toplanması, araştırma ve değerlendirme yapılması gerektiği vurgulanmakta.

Yargıtay özellikle boşanılan eşle kurulan ilişkinin “fiili olarak birlikte yaşama olgusu” kapsamında yer alıp almadığı, ilişkinin niteliği ve başlangıç tarihi açıkça ortaya konulmasını istiyor. Başka bir deyişle ayni evde yaşama şartı aranıyor, eve arada sırada gelip gitmek bir arada yaşama sayılmıyor.

Bu doğrultuda, öncelikle T.C. Anayasası’nın 20. maddesi, 5510 sayılı Kanunun 59 ve 100. maddeleri, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 3, 45 ve 53. maddeleri, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 28 ve 45. maddeleri, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6, 24 ila 33. maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2 ve 6. maddeleri ve ilgili diğer mevzuat hükümleri göz önünde bulundurulmak suretiyle yöntemince araştırma yapılması, tarafların göstereceği tüm kanıtların toplanması; hak sahibi ile boşandığı eşinin yerleşim yerleri, adres değişikliği ve nakilleri tarihleriyle saptanması, muhtarlık ve Nüfus Müdürlüğü gibi özel ve kamu kurumlarındaki bilgi ve belgelerden yararlanılması, ilgililerin elektrik, su, telefon aboneliklerinin hangi adres ve tarihte kimin adına tesis edildiği saptanması, seçmen bilgi kayıtlarındaki adresler ile mevcut ise 4857 sayılı Kanun gereği ücret ödemelerinin yapılabileceği banka kayıtları sorgulanması ve böylelikle boşanılan eşle fiili olarak birlikte yaşama olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekiyor…

Yani ajitasyon yapan gazetecilerin söyledikleri gibi bu denetimler, komşuya gidip “bu kadının evine giren çıkan var mı” gibi abuk sabuk sorularla olmuyor…

DOLANDIRICILIK SUÇ OLUŞTURUR MU?

Yargıtay verdiği başkaca kararlarda ise anlaşmalı boşanma halinin Türk Ceza Kanunu uyarınca suç oluşturmadığı yönünden içtihat belirtmiş durumda.

Daha evvel SGK maaşını kestiği anlaşmalı boşanmalı kişileri kamuyu dolandırmak suçundan dolayı Savcılıklara şikayet ederdi.

Artık SGK kişinin boşandığı eşiyle birlikte yaşadığı anlaşılsa dahi savcılıklara kişiler ile ilgili “nitelikli dolandırıcılık” duyurusunda bulunmuyor. Yani anlaşmalı boşanma artık cezai açıdan suç olarak değerlendirilmiyor.

Ancak şunun altını çizelim, 5510 sayılı Kanun değişmediği sürece “boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayanın” maaşı kesilmeye devam edilmekte, yani bu kanunun açık emri…

SGK dolandırıcılık gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmasa da anlaşmalı boşananların yaptığı şey kul hakkına girmek, hakkı olmayan bir rızkı boğazından geçirmek…


ÖZEL HAYATIN MAHREMİYETİ İHLAL Mİ EDİLİYOR?

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince “boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayanın” maaşı kesilmesi gerektiği hukuki olarak tartışmasız bir durum.

Öte yandan bu incelemenin Anayasa’da ve Paris Şartı’nda koruma altına alınan özel hayatın gizliliğini ihlal olacağı gerekçesi ile önceki yıllarda Anayasa Mahkemesi’ne başvuruldu.

Anayasa Mahkemesi verdiği kararda “boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayanın” maaşı kesilmesinin doğru olduğuna, bu olayın özel hayatın gizliliğinin araştırılması olmayacağını hükmetti.

Bilindiği üzere, Anayasa Mahkemesi’nin reddettiği hükümlere karşı on yıl süreyle Anayasaya aykırılık iddiasında bulunulamıyor.

Dolayısıyla anlaşmalı boşanmalar sorununun tek çözümü, 5510 sayılı Kanunda yapılacak bir değişiklik ile kimsenin muvazaaya başvurmayacağı bir düzenlemeyi getirmek…

Böyle bir yasal değişiklik olmadığı sürece de boşandığı eski eşiyle fiilen yaşayanların maaşı kesilecek, bu sorun devam edecek…
 

---

 

Kıssadan Hisse

“Sözün en güzeli, söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin de yararlandığı sözdür.”

— Aristo

 

---


Sorularınız:

www.twitter.com/bunyaminesen

Yazarın tüm yazıları için:

/yazar/bunyamin-esen-181.html

Yorumlar 1 Yorum