Sosyal medyanın fendi YÖK'ü yendi!
Ülkemizde de en son ÖSYM’nin LYS sonuçlarını bir hafta gibi kısa bir sürede açıklamasının ardından, üniversitelere kayıt tarihinin Ramazan Bayramı’na denk getirilmesi kayıt yaptıracak öğrencilerin tepkisine neden olmuştu. Bunun üzerine LYS birincisi Fatih
Zaman hiç durmadan akıp gidiyor ve hiçbir şey yerli yerinde durmuyor. Zamana sözü geçmeyen insanoğlu her dönemde olduğu gibi “Bizim zamanımızda böyle miydi? Gençliğin durumu hiç de iyi değil!” mealindeki yakınmalarına hiç ara vermeden devam ediyor. Evet, bizim zamanımızda da böyle değildi. Üniversite yıllarımızda özgürlükleri kısıtlayan bir durum olduğunda hemen protestolar, boykotlar başlardı. Yemekleri mi beğenmiyorsun? Hemen bir protesto. Kampüse ulaşım sorunu mu var? Hemen bir başka protesto. Kılık kıyafet serbestliğine mi karışılıyor? Hemen yeni bir protesto. Sonuç. Bekle ki duyarlı bir basın yayın organında protesto yer alsın, yetkililer bu isteği dikkate alsın ve sorun çözülsün.
Her üniversiteli gibi dergi mi çıkarmadık? Çıkarmasına çıkardık. Fakat dergileri okuyucuları ile buluşturmak probleminden dolayı çoğumuzun dergileri ölü doğumla gerçekleşti. Dergilerini hazırladıkları bültenlerle basın yayın organlarının ilgili kuruluşlarına ulaştırabilen şanslı minik gruplar kısa süreli de olsa yayında kalmayı başardı.
İşte o günlerden “Sosyal Medya” denilen özgür ve de kitlesine anında, zamanın yetişen zamanlara geldik. Artık gençler ve de iletecek bir durumu olan herkes açtıkları hashtag ile durumlarını kolaylıkla ilgililere ve kamuoyuna ulaştırabiliyor. En son “Gezi Olayları” sosyal medyanın organizesi ile filizlenip genişlemiş bir harekettir. Yetkililer kendi istekleri dışında gerçekleşen bu olaylar için “Sosyal Medyayı” suçlasalar da her işin hayırlı yanını görüp; sosyal medyayı daha etkin ve faal kullanmaya da başlamadılar değil.
Amerika’da son seçimlerde Obama’ın seçim zaferini sosyal medya ve bu seçimi yürütmeleri için seçtiği bir avuç genç insan sayesinde kazandığını duymayan kalmadı.
Ülkemizde de en son ÖSYM’nin LYS sonuçlarını bir hafta gibi kısa bir sürede açıklamasının ardından, üniversitelere kayıt tarihinin Ramazan Bayramı’na denk getirilmesi kayıt yaptıracak öğrencilerin tepkisine neden olmuştu. Bunun üzerine LYS birincisi Fatih Arslan twitter üzerinden ÖSYMbayramımızızehiretme hashtagi ile bir kampanya başlatmıştı. Ne protesto ne de boykot. Hashtag ile başlatılan kampanya kısa sürede hem Türkiye hem de dünya TT listesine girmeyi başardı. Tabi böyle olunca da yetkililer bu kampanyaya sessiz kalamadı. Kampanya istenen hedefe hem de çok kısa sürede erişti. Sosyal Medya zaferlerine bir yenisini daha eklemiş oldu.
Başbakan Tayyip Erdoğan’da konuya duyarsız kalmayarak üniversite kayıtlarının ileri bir tarihe alınmasını istedi. Bu tepkilerden sonra YÖK başkanı Gökhan Çetinsaya daha önceden 12-16 Ağustos olarak açıklanan kayıt tarihlerini 2-6 Eylül’e çektiklerini açıkladı.
Ülkemizde ortaya çıkan her sorunu çözmek için okullara o konunun dersini koyma kolaylığına gidenler gibi okullara Sosyal Medya dersi konulsun diyecek kadar işgüzar değilim. Fakat bu Sosyal Medya olayının da insanlarımıza formal bir ortamda doğru olarak kazandırılması da vazgeçilmez bir gerçektir. Umarım yetkililer bu konuya uygun bir çözüm üretirler.
2013 SBS sonuçları açıklandı
MEB daha önceden SBS Kılavuzunda yayınladığı gibi SBS sonuçlarını tam zamanında 12 Ağustos 2013 tarihinde açıkladı. Sınav sonunda son kez yapılan SBS sınavının zor olduğunda eğitimciler hemfikirdi. Fakat ilk verilere göre yine 16 tne tam puan yapan öğrencimiz var. SBS sonuçları ve tercihleri gerçekten önemli bir konu. O nedenle bu konuyu bir sonraki yazımızda daha detaylı ele almak üzere şimdilik bugünkü yazımıza son veriyoruz. (12.07.2013)