Taşeron işçiler İş Kanunu kurbanı oluyor!
Taşeron işçiler İş Kanunu'nun kurbanı mı oluyor, ülkemizde uygulanan alt işverenlik diğer ülkelerde nasıl uygulanıyor? Taşeron işçilerin ülkemizin kangreni olduğunu belirten Dr. Adnan Ağır, taşeron işçiler ile ilgili sorunları masaya yatırıyor.
Çalışma hayatının en netameli konularından birisinin de taşeronluk olduğunu belirtenmemurhaber.com yazarı Dr. Adnan Ağıri taşeron işçilerin sorunlarını anlatıyor...
Taşeron işçiler ile ilgili tüm haberleri buradan takip edebilirsiniz...
İş hukuku’ndaki adı da alt işverenlik. Aslında gelişmiş bütün ülkelerde var bu uygulama. Karşı çıkmak dünya gerçeği ve ekonomiyi bilmemektir. İşin gereği, teknolojik zorunluluk ve uzmanlık gerektiriyorsa elbette alt işveren uygulaması olacaktır, olmalı da.
Devlet elinden geleni yapmış, yani İş Kanununu çıkarmış, ilgili yönetmelikleri yayınlamış, denetimleri yapıyor vs ama bildiğimiz bir gerçek var o da; taşeron işçilerin kıdem ve ihbar tazminatları ile ilgili yaşadığı sorun. Bu sorun yeni bir konu değil ama çözülmedikçe kangren olmaya devam edecek, mahkemelerim yükü arttıkça artacağa benziyor.
Bir devlet hastanesinde 10 yıldır temizlik işçisi olarak çalışıyor vatandaş. Ama 10 yıl süreyle ihaleyi hep farklı firmalar kazanıyor. Dolayısı ile hiçbir işçi gerçekte hak ettiği kazanımları hukuki olarak alamıyor çünkü İş Kanunu böyle emrediyor. Yaşanan yargı süreçlerine baktığımızda insanlar hem yoruluyor hem de sonuçta uygulama kabiliyeti bulanamıyor nasıl mı? Rücu davaları sonunda alması gereken parayı ödeyecek firmalar teker teker kapanıyor da ondan.
Çözümü yok mu bu işin? Var tabi ki. Sosyal devlet işçisi ile işvereni arasındaki köprüyü sağlam kurmak zorundadır. Zaten kayıt dışılığın % 40’larda olduğu bu ülkede asgari ücretle geçimini zar zor sağlayan milyonlarca işçi kıdem tazminatından yoksun kaldığı zaman devletine küsmez mi?
Sonuç; devlet İş Kanununda ve kamu ihale mevzuatında bir değişiklik yaparak işçinin haklarını koruyacak bir düzenleme yapmak zorundadır. Kurulacak bir fonda biriken paranın dağıtımını devlet organize ettiği süre ce sorun yaşanmaz. Aksi halde işçiye git davayı aç, sen de rücu et, o ona o ona. Bu böyle sürüp gitmez.
Son 10 yılda ekonomide ve iş hayatında bu kadar olumlu düzenlemelerin yapıldığı bu ülkede taşeron işçilerin haklarını koruyacak düzenlemenin de artık zamanı geldi, üstelik de seçime az kaldı. Bu işi yapacak Başbakan ve Çalışma Bakanını bu millet tarihin en güzel yerine not edecektir.