BIST 8.864
DOLAR 34,29
EURO 37,33
ALTIN 3.035,50
YAZARLAR

Veli öğretmeni evire çevire dövdü!

Toplum olarak öğretmenlere sadece 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde değil; yılın her gününde değer verdiğimizi uygulamalarımızla göstermeliyiz.

Ekrem Aytar
Ekrem Aytar[email protected]

Gazetecilikte mesleğe yeni başlayan muhabirlere sıkça tekrarlanan örnek bir olay vardır. “Köpek insanı ısırdığında değil, insan köpeği ısırdığında haber olur.” Okullarda da veli öğretmeni dövdüğünde az önce verdiğimiz örnek olayla yetişen gazeteciler, hemen haberi manşetlere taşıyorlar. “Veli öğrencilerin gözleri önünde öğretmeni evire çevire dövdü.” Gazeteci kendi adına haksız da sayılmaz. Yıllardır “Eti senin kemiği benim hocam.” mantığı içerisinde yetişen nesiller için öğretmenin öğrenciyi dövmesi değil, öğrencinin öğretmeni dövmesi ya da velinin öğretmeni dövmesi okunası bir haberdir.

Geçtiğimiz günlerde haber sitelerinin manşetlerinde İstanbul Sultangazi’deki bir okulda 12 yaşındaki bir öğrencinin, gürültü yapmaması için kendisini uyaran öğretmenini dövmesi haberi yer aldı. Yine birkaç gün önce Mardin’de bir okulda matematik öğretmeninin “Önüne dön.” diye uyardığı bir öğrencinin velisi, öğrencisinin psikolojisini bozduğunu söyleyerek öğretmeni okul bahçesinde dövdüğü haberi manşetlere yansıdı.

Türkiye artık eski Türkiye değil. Bunu değişimin istenmeyen yönde olduğunu kastederek söylemiyorum. Çok şükür artık haberlerde ve de okullarda öğretmeni tarafından komalık edilecek kadar dövülmeyi bırak, şamar atılan öğrenciye bile rastlanmıyor desek abartmış olmayız herhâlde. Bu öğretmenlerimizin eğitimin aslına göre hareket etmesi, MEB’in de bu konuda yaptığı düzenlemelerle olumlu şekilde sonuçlanan, tebrikleri hak eden bir değişme ve de gelişmedir.

MEB öğretmenlere verdiği hizmet içi eğitimlerle, kamu personeli etik sözleşmesi uygulaması ile ve veli eğitimleri ile eski yanlış algıları düzeltmeyi başarmıştır. Fakat maalesef  bu konuda toplumda bazı yanlış algılamalar da oluşmamış değildir. Öğretmen benim çocuğumun hiçbir davranışına karışamaz? Bu mantıkla düşünen az sayıdaki veli öğrencisini de kendi düşünce mantığı içerisinde güdülemekte, sonucunda da okullarda öğretmene şiddete varan istenmeyen durumlara neden olunabilmektedir.

Nasıl ki öğretmenin öğrenciyi dövmesi doğru bir davranış değil ise; öğrencinin, velinin öğretmene şiddet uygulaması da kesinlikle kabul edilemeyecek bir davranıştır. MEB nasıl ki velilere okulda sorunlarla karşılaştıklarında MEB’e bildirmeleri için Alo 147 hattı açmış ise; aynı şekilde öğretmene de şiddeti bildirmek için bir alo destek hattı açsın demiyoruz. Fakat velileri bilgilendirmek, okuldaki sorunların çözümü için şiddeti değil, farklı çözüm yollarını anlatan televizyonlarda, internet sitelerinde yayınlanacak veliyi bilinçlendirici kısa filmlerin, spotların olduğu reklâmların yayınlanması gibi bir çalışmayı acilen başlatmalıdır. Belki bu konuda yine velilere yönelik anne-baba, veli eğitim seminerleri de düzenlenebilir.

Bunların da ötesinde öğretmene, okul yöneticilerine velilerin, öğrencilerin uyguladığı şiddet olaylarına caydırıcı cezaların uygulanması da; bu istenmeyen olayların önlenmesinde en önemli rolü üstlenecektir. Eğitim çalışanları herkesin kolaylıkla ulaşabileceği, bu şiddet olaylarından korunmalıdır. Okullar öğrencilerin, öğretmenlerin, okul yönetimlerinin, okulun diğer çalışanlarının güvenli bir ortamda yaşadığı mekânlar hâline getirilmeli; herkeste de bu bilinç oluşmalıdır.

Öğretmenini döven öğrenci, öğretmenini döven veli olayları münferit olaylarmış gibi görünmesine rağmen; bu olaylar yapanın yanına kâr olarak kalmamalı gereken cezalar caydırıcı bir şekilde faillerine verilmelidir. Kamuoyu ile de paylaşılarak bu olayların yaygınlaşmasının önüne geçilmelidir.

Devir ne kadar değişirse değişsin, ülkemiz ne kadar gelişirse gelişsin, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin; unutulmamalıdır ki öğretmenler her dönem eğitimin ana unsuru olmaya devam edeceklerdir. Çok değer verdiğimiz çocuklarımızın nitelikli bir şekilde yetiştirilmesi ve de hayata hazırlanması öğretmenlerimiz tarafından gerçekleştiriliyor, gerçekleştirilmeye de devam edecektir.

Toplum olarak öğretmenlere sadece 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde değil; yılın her gününde değer verdiğimizi uygulamalarımızla göstermeliyiz. (08.11.2013)

  

Yorumlar